Kentsel Dönüşüm kapsamında inşa edilen yapılardan alınan Belediye ve Tapu Harçlarının iadesi

Kentsel Dönüşüm kapsamında inşa edilen yapılardan alınan Belediye ve Tapu Harçlarının iadesi

Tapu Harcı ve Belediye Harçları, gayrimenkul satışında veya inşaat ruhsatı verilirken, tahsili zorunlu olan, vergi gibi kamu giderlerinin karşılanması için alınan bir ödemedir. Harç kelimesinin vergiden tek farkı, karşılığında bir hizmet alınmasıdır. İdarenin vatandaştan tahsil ettiği resim, harç ve vergi gibi her türlü gelirin yasal bir dayanağı olması Anayasa hükmü (TC Anayasası md 73) gereğidir. Ödenmemesi gereken harç hangi sebeple olursa olsun ödenmiş ise, yersiz ödenen paranın iadesi yasal bir zorunluluktur.

Konuyla ilgili yasal dayanak 16/5/2012 tarihli Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun (kentsel dönüşüm kanunu), 7. Maddesinin 9. Fıkrasında şöyle belirtilmiştir:

“Bu Kanun uyarınca yapılacak olan işlem, sözleşme, devir ve tesciller ile uygulamalar, noter harcı, tapu harcı, belediyelerce alınan harçlar, damga vergisi, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye ücreti ve diğer ücretlerden; kullandırılan krediler sebebiyle lehe alınacak paralar ise banka ve sigorta muameleleri vergisinden müstesnadır.”

Bu muafiyetin uygulanabilmesi için aranan en önemli koşul, dönüşüm öncesi veya sonrası fark etmez, yapının kendisinin veya üzerinde bulunduğu arsanın Kentsel Dönüşüm Yasası kapsamına alınmış olmasıdır. Bunun dışında ikincil derecede önemli farklı koşul ve kurallar da mevcuttur. Örneğin, yapının dönüşüm öncesi gerçek veya özel hukuk tüzel kişilerince malik olarak kullanılıyor olması ve dönüşümden sonra ilk satış olması gerekir. Harçtan muaf olunması ya da ödenmiş olan harcın iadesinin istenebilmesi için tüm bu koşulların bir arada mevcudiyeti gerekir.

Bu nedenle, yazılı, görsel ve sosyal medyada yer alan harç iadesi haberlerine temkinli yaklaşılması ve her özgün durum için şartların oluşup oluşmadığının tespiti çok önemlidir. Şartların oluşmadığı hallerde açılacak dava, büyük olasılıkla reddedilecek ve sonucunda da davacı gereksiz yargılama ve avukatlık ücreti ödemek zorunda kalacaktır.

Harcı ödeyen kim ise iadeyi de o kişinin talep etmesi gerekir. Çünkü söz konusu ücretlerden muaf olan, satıcı veya alıcı kişiler değil, kanun uyarınca yapılacak olan işlem sözleşme, devir ve tesciller ile uygulamalardır.

Sonuç olarak öncelikle söz konusu iade hakkının olup olmadığının tespiti ve devamında ispatı için aşağıdaki evrakların temini gerekir.

a) Vergi veya Harç Tahsili alındısı

b) Tapu senedi fotokopisi

c) Riskli yapı belgesi

d) Riskli yapı muafiyet belgesi.

e) İnşaat Sözleşmesi örneği

 

  Bu belgelerin temininden ve hakkın varlığının tespitinden sonra Vergi Usul Kanunu’na göre, yersiz ödenen harcın iadesi talepli dava açılmalıdır.

Muafiyet ve iade hakkının, sadece kentsel dönüşüm sonrası yapılan “YENİ YAPILARDAKİ” ilk satış için geçerli olmadığını belirtmekte fayda var. Zira söz konusu riskli yapı dönüşüme tabi tutulmadan önceki ilk satışı, devri, tescili ve ipotek tesis edilmesi işlemleri de tapu harcından muaftır.

Dolayısıyla, kentsel dönüşüm kapsamındaki bir yapıdan daire satın alan kişiler ya da kentsel dönüşüm kapsamında bina inşa eden müteahhitler, belirli koşulların ortaya çıkması halinde tapu ve belediye harçlarından muaf olup esasen bunları ödemek zorunda değildir. Şayet ödemişler ise de, ödedikleri harcın yargı yoluyla iadesini talep hakkına sahiptirler.

Alınmaması gereken ve iadesi konu olabilecek harç vergi ve ücretler şunlardır:

1) 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 38 inci maddesi uyarınca alınan noter harçları.

2) Harçlar Kanununun 57 nci maddesi uyarınca alınan tapu ve kadastro harçları.

3) 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 79 uncu, 80 inci, 84 üncü ve Ek 1 inci maddesi uyarınca belediyelerce alınan harçlar.

4) 1/7/1964 tarihli ve 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu uyarınca damga vergisine tâbi kâğıtlar sebebiyle alınan damga vergisi.

5) 8/6/1959 tarihli ve 7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanunu uyarınca alınan veraset ve intikal vergisi.

6) Kurum ve kuruluşlarca döner sermaye ücreti adı altında alınan bütün ücretler; 3/5/1985 tarihli ve 3194 sayılı İmar Kanununun 21 inci ve 23 üncü maddeleri uyarınca alınan her türlü ücret ve riskli olarak tespit edilen binaya ilişkin olarak 1/7/1993 tarihli ve 21624 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Otopark Yönetmeliği uyarınca alınanlar da dahil olmak üzere, belediye meclisi kararı ile belirlenen ve alınan her türlü ücret.

7) Kullandırılacak kredilerden dolayı lehe alınacak paralar sebebiyle 13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu uyarınca alınması gereken banka ve sigorta muameleleri vergisi.